MEZAPOTAMYA UYGARLIGI
SÜMERLER;
Şehir halinde yaşamışlardır. En önemli devletleri Ur Urul Lagaş ve Kiş’tir.
Tarihte ilk kez yazıyı Sümerler kullanmışlardır.
Ay yılı takvimini ilk kez Sümerler kullanmışlardır.
İlk yazılı kanunlar Sümerlilerin Lagaş kralı urgakine tarafından yapılmıştır.
Çok tanrılı dinlere inanmışlardır ahret inançları yoktur.
Gılgamış estanı tufan destanı ve yaradılış destanı sümerlilere aittir.
Akadlar tarafından son verilmiştir.
AKADLAR;
İlk imparatorluğu ve düzenli oldu kurulmuştur.
ELAMLILAR;
En önemli şehri sus şehridir. Asurlular tarafından yıkılmışlardır.
ASURLULAR;
Başkenti Ninova’dır. Ticari amaçlı olarak anadoluya koloniler kurmuşlardır.
İlk kütüphaneyi Asurlular kurmuştur.
BABİLLİLER;
Hammurabi ceza mülkiyet ve ticaret alanında önemli kanunlar yapmışlardır. Bu kanunlar daha serttir.
En önemli mimari eserleri ‘’Babil’in asma bahçeleri’’dir.
İSKİTLER;
Türk kökenlidir. Gök tanrı dinine inanmışlardır.
Medlerle birleşerek uraltuları yıkmışlardır.
**************************
Afaneseyova Kültürü; Türklerin en eski kültürüdür
MISIR MEDENİYETİ;
Nom adı verilen şehir devletlerinden oluşmuşlardır. Çok tanrılı dine inanmışlardır. Firavunlar ülkeyi tanrı kral olarak yönetiyordu.
Ahiret inançlarının olması mumyacılığın gelişmesine neden olmuştur.Mumyacılıkta eczacılık ve tıp biliminin gelişmesine sebep olmuştur.
Güneş yılı takvimini icat etmişlerdir.
M.Ö 1280 yılında Hititlerin mısırlılar arasında imzalanan KADEŞ ANLAŞMASI tarihteki ilk yazılı anlaşmadır
İRAN MEDENİYETİ;
Haberleşme ve posta örgütünü kurmuşlardır. Yunan sanatınsan etkilenerek kendilerine özgü pers üslubunu yaratmışlardır.
HİNT MEDENİYETİ;
Bölgeyi istila eden ariler kast sistemi Hindistan’a taşınmışlardır.
Hindistan’da Budizm Brahmanizm gibi inançlar görülür.
ÇİN UYĞARLIĞI
Köylüler ve asiller olarak 2ye ayrılmışlardır.
Kağıdı matbaayı barut ve pusulayı icat etmişlerdir.
Askeri alanda Türklerden etkilenmiş ve ordularını Türk ordusu gibi düzenlemişlerdir.
Kumaş iplik ipek ve porselen üretilmiştir.
En büyük eseri Çin Seddi ve Budist tapınaklardır.
DOĞU AKDENİZ UYĞARLIGI
FENİKELİLER;
Denizciliğe ve ticarete önem vermişlerdir. Akdeniz kıyılarında ticaret kolonileri kurmuşlardır. Bu sayede doğu kültürünü batıya taşımışlardır.
Alfabeyi icat etmişlerdir. Daha sonra değiştirilerek Latin alfabesi çıkartılmıştır.
İBRANİLER;
Dünyada ilk kez tek tanrılı din İbranilerde görülür.İbranilerde Musevilik milli din olarak kabul edilmiştir ve öyle kalmıştır.
Yahudiler dünyanın çeşitli yerlerine dağılmalarına rağmen milli kimliklerinin kaybetmemişlerdir ve asimile olmamışlardır.
ANADOLU UYĞARLIGI
HATTİLER;
Anadolu’ya göçler sonucu gelmişlerdir.
Hattiler’e ait kalıntılar Çorlu’daki Alacahöyük’te bulunmuştur.
Hititler ile kaynaşarak birlikte yaşamaya karar vermişlerdir. Hayvan figürlü tanrı kültürünü geliştirir ve boğa hattiler için önemli bir sembol haline gelir.
HİTİTLER;
Merkezleri Çorum Hattuşaş’tır.
Devlet yönetiminde kralın yanı sıra soylulardan oluşan ‘’pankuş’’ mecliside söz sahibidir.
Tavana adı verilen kraliçeler devlet yönetiminde kraldan sonra et yetkili kişidir.
Sümer’lerin kanunlarından etkilenerek yeni kurallar yapmışlardır.
Hititler hem de çivi yazılısı kullanmışlardır.
Çok tanrılı dinlere inanmışlardır.
Çevre kültürlerin tanrılarını da kutsal saydıkları için bin tanrı ili denilmiştir.
Krallar tanrıya hesap vermek için anallar (yıllıklar) yazmışlardır.
İYONYALILAR;
Siyasi bir dili olmayışı özgür düşünceyi ve pozitif bilimleri geliştirmiştir.
Felsefe tıp ve matematik temelleri burada atılmıştır.
İyonyalılar’da kolonicilikle uğraşmışlardır.
URARTULAR;
Merkezleri Tuşpa (Van’dır). Ahiret inancına sahip oldukları için mezarlarını ev şeklinde yapmışlardır.
Tarıma ve hayvancılığa önem vermişlerdir.
FRİGYALILAR;
Merkezi Ankara yakınlarında ki Gordion’dur.
Tarıma ve hayvancılığa çok önem vermişlerdir. Öküz öldüren saban kıranın cezası ölümdür.
En büyük tanrıları Bereket ve toprak tanrıçası Kibele’dir.
LİDYALILAR;
Küçük menderes nehri ile Gediz nehri arasında kalan bölgede yaşamışlardır. Ordularında paralı asker kullandıkları için yıkılmıştır.
Ticarete önem vermişlerdir. Sard’dan Ninova’ya kadar uzanan ticaret yolu olan ‘’Kral yolu’’nu yapmışlardır.
Parayı icat ederek takas usulüne son vermişlerdir.
EGE VE YUNAN UYGARLIKLARI;
Girit miken ve eski yunan olmak üzere 3 dönemde ele alınır.
Polis adı verilen şehir devletinden oluşmuşlardır.
Çok tanrılı dinlere inanmışlardır tanrılarını insan şeklinde düşünerek heykellerini yapmışlardır böylece heykelcilik gelişmiştir.
Yunan felsefesinin en önemli temsilcileri Sokrat Eflatun ve Aristo’dur.
ROMA UYGARLIĞI
753’de İtalya’da kurulmuştur.
Zamanla zayıflayan devlet M.S 395 yılında Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
Hunların saldırısı sonunda Batı Roma imparatorluğu 475 yılında yıkılmıştır.
Daha sonra Doğu Roma’ya Bizans atı verilmiştir.1453 yılında Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fed etmesiyle birlikte doğu Roma yıkılmıştır.
*Sınıflar arası mücadelelere son vermek için 12 levha kanunu yapılmıştır.
Fenike alfabesini geliştirerek bugünkü Latin alfabesini oluşturmuşlardır.
Mısırlıların icadı olan güneş yılı takvimi miladi takvime dönüştürülmüştür.
TÜRK TARİHİ
Türk adı güçlü kuvvetli töreli kanun ve nizam sahibi olgun anlamlarına gelir.
Türklerin ana yurdu Orta Asya’dır. Kuzeyinde Sibirya batısında hazar denizi güneyinde himalaya dağları doğusunda ise kilgan dağları bulunur.
Türk göçlerinin sebepleri;
*Nüfusun hızla artması
*Moğolların ve Çin’in baskıları (egemenlik altına girme ısrarı)
*Türklerin bağımsızlığa düşkün olmaları
*Hayvan hastalıklarının artması ve otların azalması
Göçlerin sonuçları;
*Göç ettikleri yerde pek çok devlet kurarak Türk kültürünün yayılmasını sağlamışlardır.
*Türkler göç ettikleri bölgelerdeki kültürlerle karşılaşarak yeni kültürlerin oluşmasını sağlamışlardır.
ASYA HUN DEVLETİ;
Tarihte bilinen ilk Türk devletidir.Bunların bilinen ilk hükümdarı ‘’Teoman’’dır.
Çine akınlar düzenlediler bu ise Çinli’lerin Çin seddini yapmalarına sebep olmuştur.
Teoman’dan sonra Hunların başına Mete geçmiştir. Hunların en parlak dönemi olmuştur.
Ordularda onlu sistemi ilk Mete han yapmıştır.
Mete Handan sonra hunların başına ki-ok geçmiştir. (hunların zayıflamasına sebep olmuştur)
Zayıflayan hun devleti doğu ve batı olarak ikiye ayrılmışlardır.
Bunların bir kısmı Çin egemenliği altına girmiştir. Bunların bir kısmı Çin egemenliğine girmiştir.
Hz. Muhammed Dönemi
Hz. Muhammed’in Doğuşundan İlk Vahye
Hz. Muhammed 570 yılında Mekke’de dünyaya geldi.
25 yaşında Hz. Hatice ile evlendi.
610 yılında Hz. Cebrail, kendisine Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetlerini getirdi.
Ona ilk inananlar, eşi Hz. Hatice, amcasının oğlu Ali, Mekke’li tüccarlardan Ebubekir ve azat ettiği kölesi Zeyd’di.
621′de Medine’li 12 Müslüman Hz. Muhammed’e biat etti.
Hicret
622 yılında Mekke’li Müslümanlar artan baskıdan kurtulmak ve İslamiyet’i yaymak amacıyla Mekke’den Medine’ye göç ettiler.
Medine’liler de Akabe Biat’ından sonra Müslümanlar’ı kendi şehirlerine çağırmışlardı.
Hicret sonunda İslamiyet daha güvenli bir ortamda yayılma olanağı buldu.
Hicret sonunda Medine halkı üç gruba ayrıldı: Muhacirler, Ensar ve Yahudiler.
Siyasi ve askeri bakımdan Hz. Muhammed’in liderliği kabul edildi.
Hz. Muhammed’in Savaşları
Bedir
Bedir savaşı Medineli Müslümanlarla Mekkeliler arasında yapılan ilk savaştır.
624 yılında Bedir Kuyusu çevresinde yapılmıştır.
Savaş Müslümanlar’ın zaferi ile sonuçlandı.
Savaş sonunda, diğer İslam Devletleri içinde örnek oluşturacak ganimet paylaşma geleneği başladı.
Savaşta ele geçirilen Mekkeli esirler, Müslümanlar’a okuma yazma öğretme koşuluyla serbest bırakıldı.
Bedir Zaferi ile birlikte bedir Kuyuları ve Şam ticaret yolu Müslümanlar’ın eline geçti.
Uhud
Bedir Savaşı’nın Müslümanlar’ın zaferi ile bitmesi üzerine Ebu Süfyan komutasındaki Mekkeliler, Bedir Savaşı’nın intikamını almak amacıyla 625 yılında Medine üzerine yürüdü.
700 kişiden olaşan İslam ordusu da Uhud Dağı’nın olduğu yere geldi ve bu dağın eteklerine okçular yerleştirip savaşa başlandı.
Savaşı tam Müslümanlar kazanmak üzereyken, okçuların yerlerini terketmeleri ile savaşın kaderi Müslümanlar’ın aleyhine değişti ve islam ordusu ilk yenilgisini almış oldu.
UYARI : Bu savaşın sonucu İslamiyet’in yayılmasına engel olmadı. Müslümanlar Uhud Savaşı’nda yenilmesine rağmen İslamiyet yayılmasını devam ettirmişti. Hz. Muhammed, Mekke ve Medine arasında yaşayan kabilelerle iyi geçinerek Mekke’yi siyasi açıdan yalnız bırakma politikası izlemiştir.
Hendek
Mekkeliler Uhud galibiyeti ile istedikleri sonuca ulaşamamış, İslamiyet’in hızla yayılmasını önleyememişlerdi.
İslamiyet’i tamamen yok etmek isteyen Mekkeliler, Ebu Süfyan komutasında yeni bir orduyla, 627 yılında Medine üzerine yürüdüler.
İran’lı Salman-ı Farisi’nin önerisi üzerine şehrin etrafına hendek kazıldı.
Mekkeliler alışık olmadıkları bu savunma tekniği karşısında geri dönmek zorunda kaldılar.
Hendek Savaşı Mekkeliler’in, Müslümanlar üzerine son saldırısı oldu. Bu savaştan sonra Müslümanlar saldırı gücü elde ederken Mekkeli müşrikler savunmaya çekildiler.
Hudeybiye Barışı
Müslümanlar hac vazifesini yerie getirmek amacıyla 1500 kişiyle Mekke’ye doğru yola çıktı.
Hudeybiye Kuyusu’na gelindiğinde Mekkelilerle bir antlaşma yapıldı. Bu antlaşmaya göre;
1. Taraflar birbirleri ile 10 yıl süreyle savaşmayacaklar,
2. Arap kabileleri istedikleri tarafa geçebilecekler ancak iki taraf da kendisine bağlı olan kabileye askeri yardımda bulunmayacak,
3. Velisinin izni olmayan Mekkeli bir genç, İslamiyet’i kabul etmesi halinde Medine’ye alınmayacak fakat Müslümanlar’dan Mekke tarafına geçen olursa kabul edilecek,
4. Müslümanlar hac ziyaretini ertesi yıl da yerine getirebileceklerdi.
Hayber’in Fethi
Hz. Muhammed, 629 yılında Şam kervan yolu üzerinde bulunan Yahudi yerleşim yeri olan Hayber Kalesi’ne sefer düzenledi.
Hayber’de bulunan Yahudilerin Şam ticaret yolunda Müslüman ticaret kervanlarına zrar vermesi ve Yahudilerin Mekkelileri kışkırtarak Hendek Savaşı’na sebep olmaları nedeniyle kale kuşatıldı.
Kale kısa sürede Müslümanlar’ın eline geçti ve Şam ticaret yolunun güvenliği sağlanmış oldu.
Bu fetih sonunda Yahudilerden ilk defa haraç vergisi alındı.
UYARI : Bu fetihten sonra Arabistan Yarımadası’nda Müslümanlar’a olumsuz etkide bulunabilecek önemli Yahudi yerleşim bölgesi kalmadı.
Hayber, Müslümanlar’ın fethettiği ilk yerdir. Böylece İslam Devleti’nde fetih politikası başlamıştır.
Mu’te Seferi
İslamiyet’in ilk yıllarında İslamiyet’e davet edilen Gassaniler, bu davet için gönderilen elçiyi öldürmüşlerdi.
629 yılında bir Müslüman keşif kolu Gassanilerce pusuya düşürülüp öldürülmüştü.
Hz. Muhammed, Gassaniler üzerine kalabalık bir ordu gönderdi.
İslam ordusu Lut Gölü’nün güneyinde Gassaniler’i himaye eden Bizans ordusu ile çarpıştı, savaş Müslümanlar’ın aleyhine sonuçlandı.
UYARI : Gassaniler Bizans’la sınır komşusuydu. Gassaniler bu yüzden Bizans’ın etkisinde kaldıkları için Hristiyanlığı kabul etmişlerdir. Mu’te Savaşı Müslümanlarla Bizans ordusu arasında yapılan ilk savaş olarak kabul edilmektedir.
Mekke’nin Fethi
Hz. Muhammed, 630 ylında büyük bir ordu ile Mekke üzerine yürüdü.
Mekke üzerien yürümesinin sebebi Mekkeliler’in Hudeybiye Barış Antlaşması’nın maddelerini ihlal etmesiydi.
Mekkeliler Hz. Muhammed’e karşı koyamayacaklarını anlayınca, Müslümanlar önemli bir direnişle karşılaşmadan şehre girdi.
Hz. Muhammed Kabe’ye gelerek bütün putları kırdırdı.
Fetih’ten sonra Mekkeliler kitleler halinde İslamiyet’i kabul etti.
Huneyn Savaşı
Mekke’nin fethinden sonra civardaki bazı putperest kabileler, başta Havazin Kabilesi olmak üzere Mekke’yi geri almak için 630 yılında Huneyn denilen yerde toplanmaya başlamışlardı.
Hz. Muhammed büyük bir ordu ile Huneyn Vadisi’ne yürüdü.
Yapılan savaşta İslam ordusu zafer kazandı.
Bu savaşta putperestlere Taif kenti yardım etmişti.
UYARI : Huneyn Savaşı ile Arap Yarımadası’ndaki son putperest tehlike önlendi.
Taif Seferi
Huneyn Savaşı’nda Taifliler’in putperestlere yardım etmesi üzerine, Hz. Muhammed 630 yılında Taif üzerine bir sefer düzenledi.
Müslümanlar Taif Kenti’ni kuşattılar, fakat surlarla çevrili kenti alamadılar.
Ertesi yıl Taifliler elçi göndererek İslamiyet’i kabul ettiler.
UYARI : Böylece, Hz. Muhammed döneminde Hicaz tamamen Müslümanlaştı.
Tebük Seferi
Bizans İmparatoru Heraklius’un Arabistan üzerine büyük bir sefer yapacağı haberinin alınması üzerine,
Hz. Muhammed 631 yılında 30.000 kişilik bir ordu ile Bizanslıları durdurmak için yola çıktı.
Tebük denilen yere gelindiğinde haberin asılsız olduğu anlaşıldı.
Tebük seferi sırasında, bölgedeki bir çok Arap kabilesi İslamiyet’i kabul ettiği için, sefer Müslümanlar açısından faydalı oldu.
UYARI : Tebük Seferi ile Gassaniler’in Müslüman olması ve Suriye fetihleri için ortam hazırlamıştır.
İLK TÜRK DEVLETLERİ
1. Büyük (Asya) Hun Devleti : M.Ö. 220
Orhun ve Selenga Irmakları bölgesinde hakimiyet sürmüşlerdir. Merkezi Ötüken şehridir. İlk bilinen Kağanları Teoman’dır.
Orta Asya’da bilinen ilk teşkilatlı Türk Devleti Hunlardır. En ünlü hakanları Mete (Mao-dun) dir. Otuz beş yıl süren hükümdarlığında Orta Asya’da yaşayan bütün Türk boyları ile başta Moğollar olmak üzere diğer kavimleri hakimiyet altına almıştır.
Mete en çok Çinlilerle savaşmıştır. Çin ile imzalanan ticari antlaşmalarla devletini daha da güçlendirmiştir. (M.Ö. 197)
* İpek yolunu kontrol altına almıştır.
* Devlet en geniş sınırlarına ulaştı. Sınırlar; Büyük Okyanus’tan Hazar Denizi’ne ve Kuzey Sibirya’ya kadar genişledi.
Mete (Mao-dun) M.Ö. 174′te öldüğünde sivil ve askeri teşkilatı, dış siyaseti ve sanatı ile geride yüksek nitelikte bir devlet bırakmıştı. Bu devlet daha sonra kurulacak olan bütün Türk devletlerine birçok alanda örnek olmuştur.
Hunlar 48 tarihinde Kuzey ve Güney olmak üzere ikiye ayrıldılar.
Kuzey Hunları bağımsızlıklarını güney Sibirya ve Çungarya bölgelerinde sürdürmüş ve daha sonra kavimler göçünün başlamasında etkili olan Batı Hunlarına katılmışlar ve Kavimler Göçü’nü başlatmışlardır.
Hunların Bazı Önemli Özellikleri
* Tarihte kurulan ilk büyük Devlettir.
* Türk milli bilincini başlatan ilk siyasi yapıdır.
* Mete’nin askeri alanda yaptığı yenilik tüm toplumlara örnek olmuştur. Orduda onluk sistemini uygulaması gibi…
* Göçebe bir hayat yaşadılar. Hayvancılık, avcılık ve toplayıcılık yaygındır.
2. Kavimler Göçü: M.S. 375
Hun Devleti’nin dağılmasından sonra Asya’nın batısında oturan Hunların batıya hareketi ile başlayan kavim hareketliliğine Kavimler Göçü denir.
Sonuçları
a. Roma imparatorluğunun gücü sarsıldı. M. S 395′te Roma Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrıldı. 476′da Batı Roma yıkıldı.
b. Avrupa’da merkezi krallıkların yıkılması sonucu Feodalite – Derebeylik sistemi hakim oldu.
c. Bugünkü Avrupa Devletlerinin temelleri atıldı. (Germen ve Frank Devletleri’nin kurulması)
d. Kilise ve papalığın gücü, otoritesi arttı.
e. Avrupa’da ilk Türk Devleti kuruldu.
UYARI:
Orta Asya’da yaşayan Türk topluluklarıyla Çinliler arasındaki en büyük problem hemen her devirde İpek yolu olmuştur. Hun – Çin savaşlarının da temel nedeni olmuştur.
UYARI:
Türklerin tarih boyunca değişik coğrafyalarda yaşalamaları birbirinden farklı gelişme göstermelerine sebep olmuştur. Bu durumun nedeni ihtiyaçların çoğrafi bölgelere ve sosyal zemine göre farklılıklar göstermesidir.
UYARI:
Bizans’ın Hunlara vergi vermeyi kabul etmesi, gücünden çekinmesi ve Türklerin üstünlüğünü kabul etmesinin bir sonucudur.
UYARI:
Kavimler Göçü’nün yaşanmasında etkili olan Kuzey Hunların batıya hareketi olmuştur.
UYARI:
Germenler, Hristiyanlığı kabul ederek Orta Çağ Avrupasına damgalarını vurmuşlardır. (Kutsal Roma Germen imparatorluğu)
UYARI:
Bazı tarihçiler Kavimler Göçü’nün başlangıcı olan 375 yılını Ortaçağ’ın başlangıcı olarak kabul ederler.
YORUM:
Hun – Germen ilişkisinin yoğun olmasının nedeni coğrafi yakınlıktır.
Bu kültürel etkileşim Türkler arasında Hristiyanlık dininin, yayılmasına da neden olmuştur.
UYARI:
Attila, Hun Devleti’nde babadan oğula geçen bir hükümdarlık sistemini yürürlüğe koydu.
UYARI:
Mete, Çin’i birçok kez istila etmesine rağmen Türklerin Çin’e yerleşmesine izin vermemiştir. Bunun nedeni ise kalabalık Çin nüfusu içinde Türklerin benliklerini yitirebileceği endişesini taşımasıdır.
UYARI:
Hunlar, tarihte ilk defa bütün Türkleri bir bayrak altında toplamışlardır.
3. Avrupa (Batı) Hunları:
Kavimler Göçü sonucunda Avrupa’ya gelen Hun boyu tarafından Macaristan bölgesinde kuruldu.
İlk hükümdarları Balamir’dir. En parlak devirlerini Attila zamanında yaşadılar.
Bizans üzerine seferler yaparak, Bizansla iki antlaşma yaptı. Margos ve Anatolius Antlaşmaları ile Bizans’ı vergiye bağladı.
Attila 452 yılında Batı Roma’yı da Doğu Roma gibi kendisine bağlamak istedi. Ancak Papa’nın Roma İmparatoru ve Hristiyan dünyası adına, Roma’yı kendilerine bağışlaması isteğini kabul ederek geri döndü.
Attilla ve Hunlar Avrupalıların yaşamında önemli bir yer işgal etmiştir. Hristiyanlar, Attila’yı Allah tarafından kendilerini cezalandırmak için gönderilen bir kişi olarak görmüşler ve Attila’ya Tanrının kırbacı adını vermişlerdir.
Hunlar pek çok kavim üzerinde hakimiyet kurmuşlardır. Özellikle Germenler üzerindeki etkileri büyüktür.
YORUM:
Bu durum kavimler arasında bir kültür alışverişinin yaşamasına yol açmıştır. Hatta Attila’nın sarayında Hun ilinden başka Latin ve Germen dillerinin de konuşulması bunun kanıtıdır.
Avrupa’da göçebe geleneklerini sürdüren Hunlar, ele geçirdikleri bölge halkı ile beraber yaşamışlardır.
3. Göktürk Devleti (552 – 744)
Asya Hun Devletinden sonra Orta Asya’da kurulan ikinci büyük Türk Devleti’dir. Göktürklerin kurucuları Asena (Aşina) soyuna dayanır.
Göktürklerin kurucuları ve boyu Avarların (juan-juan) hakimiyetinde demirci olarak çalışmakta iken Bumin Kağan liderliğinde Avarlara isyan ettiler ve başarılı olarak kendi bağımsız devletlerini kurdular. Merkez Ötüken’dir.
Bumin ve İstemi kardeşler barış içinde devleti uzun süre birlikte yönettiler. Bütün Orta Asya’yı kısa bir zamanda hakimiyetleri altını aldılar. Göktürkler, Kağanlık derecesine yükselmeden önce yabguluk olarak idare edilmiştir. Yabguluktan önce de Şad’lık unvanı kullanılmıştır.
567 yılında Göktürk – Sasani İttifakı kurulmuş ve Ak – Hun devleti yıkılmıştır. Ancak Ak -Hun toprakları Göktürklerle – Sasanlar arasında sorun olmuş, bunun üzerine Göktürkler, Sasanilere karşı Bizans ile ittifak kurmuşlardır.
Göktürkler 582′de Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrıldı. 630′da Doğu, 659′da da Batı Göktürkleri Çin hakimeyine girmişlerdir. 681′de Batı Göktürkleri Çin’e isyan ettiler ve başarılı olarak ll. Göktürk (Kutluk) devletini kurdular. (Kutluk Kağan tarafınbdan)
UYARI:
Uygurların yerleşik yaşama geçmelerinde kabul ettikleri Maniheizm ve Budizm dinlerinin etkisi büyüktür.
UYARI:
Yerleşik yaşama geçikmesiyle birlikte Türklerde devlet düzeninde ve sosyal hayatta önemli değişiklikler olmuştur.
UYARI:
Türk adını ilk defa siyasi amaçla, bir devlet adı olarak, Göktürkler kullanmıştır.
UYARI:
Göktürk (Kök – Türk) lerin isyanı sonucunda zayıflayan Avarlar Asya’dan Avrupa’ya göç etmişlerdir.
ll. Göktürk Devleti dönemindeki en önemli gelişme Orhun Kitabeleridir. Bu yazıtlar:
723′te Tonyukuk
732′te Kültiğin
735′te Bilge Kağan adlarına Yulluğ Tiğin tarafından diktirilmiştir.
Orhun Yazıtları 1893 yılında Danimarkalı bilgin W. Thamson tarafından okunmuştur.
Göktürkler Basmıl, Karluk ve Uygur boylarının isyanı sonucu yıkılmıştır.
Göktürklerin Önemli Özellikleri
1.Dağınık halde yaşayan Türk boylarını bir bayrak altına toplayan ikinci Türk Devleti’dir.
2. Türk tarihinin ilk yazılı eserlerini bıraktılar.
3. Ulusal adımızla kurulan ilk Türk devletidir.
4. Göktürklerde devlet – millet bilinci ve miliyetçilik anlayışı en iyi şekilde uygulanmıştır.
4. Uygur Devleti 744 – 840
Karluk, Basmil ve Uygur boyları Göktürk Devleti’ni yıktıktan sonra Kutluk Kül Bilge Kağan tarafından Ötüken bölgesinde kuruldu.
Uygur Devleti, Hunların ve Göktürlerin kültür mirası üzerine kurulmuştur. Ancak, Uygurlar bu devletlerden farklı olarak tam bir yerleşik hayat yaşamışlardır. Taş üzerine belgeler yerine, kağıt üzerine yazılmış belgeler bırakmışlardır.
- Mimaride ve sanat alanında eserler meydana getirildi.
- Hapis cezaları uygulanmaya başlandı.
- Orta oyunları (tiyatro) oynanmaya başladı.
- Kent kültürü güçlendi.
- Göçebe hayatın geçim kaynağı olan avcılık ve toplayıcılık, yerini tarım ve sanayiye bıraktı.
751 Talas Irmağı Savaşı’nda (Arap – Çin Savaşı) Karluk Yağma ve Çiğil boyları Araplara (Abbasi Devleti) yardım ettiler. Mücadeleyi Araplar kazandı. Batı Türkistan Çin hakimiyetine girmekten kurtuldu. Talas Savaşı Türklerle Araplar arasında dostluk sürecinin başlamasında da etkili olmuştur.
839-840 yılında Uygurlar Kırgızlar tarafından yıkıldılar. Yurtlarından sürüldüler.
Dağılan Uygur Devleti daha sonra Kansu ve Turfan Uygurları olarak ortaya çıkmıştır.
SINAVA ÇALIŞIRKEN KENDM ARAŞTRDM YAZDM :d